Malumunuz günümüz Türkiyesi üniversiteler ülkesi oldu!
Her ilinde en az bir üniversite var…
Bir kuruluşun dünya üniversiteler değerlendirme raporundaki rakam 2011 yılı itibarıyla ülkemizde 159 üniversite olduğunu gösteriyor…
Hal böyle olunca…
Yarış da bir hayli kızışıyor…
Kaliteli öğrenciyi kapmak…
Kaliteli öğretim kadrosuna sahip olmak…
Modern ve işlevi zengin bina, laboratuar, toplantı salonu, sosyal tesis vs. ile donanmış kampüs…
Bunların hepsi üniversiteler ligindeki yarışta doping etkisi yapan faktörler…
Kaliteli akademik kadro kadar kaliteli öğrenci de gerekli… Ve öğrenciye kaliteyi sağlayacak fiziki şartlar da gerekli…
Yani üniversiteler sadece senatosuyla, sadece hocasıyla, sadece binasıyla, sadece öğrencisiyle değil; bunların topyekün birlikte yükselttiği kalite ile toplam kaliteyi yakalayabilir…
Bir önceki yazımızdan kimsenin içi kararmasın, ruhu bunalmasın…
Üniversite liginde geçtiğimiz yılların tablosunu verdik, geleceği daha net görebilmek için…
Toplam kalitenin sacayaklarından birisi de öğrenciler…
Geçtiğimiz yıla kadar cılız faaliyet sesleri duyardım…
Üniversite gençliği uyuyor muydu yıllar boyunca?
Elbette ki hayır!
Daha 2003 yılında bizzat ben bir tiyatro ekibi çalıştırdım üniversiteden… İki oyun birden sahneledi gençler…
2004 yılında yine tiyatro grubu kurdular, yine başımın etini yediler
2005 yılında radyo programı yaptık gençlerimizle… Dergi çıkardık…
Sportif faaliyetlerde hiç geri planda kalmadılar Allah için…
Ama bu sene farklı…
Öğrenci Topluluğu mefhumunu kağıt üstünden zihinlere ve enerjiye dönüştürdüler bu yıl…
26 farklı topluluk…
Her öğrenci topluluğu diğerini geçme yarışında…
Daha etkili faaliyet…
Daha yararlı etkinlik…
Daha çok üretmek…
Tatlı bir rekabet onlarınki…
Çünkü bir öğrenci topluluğun üyesi, bakıyorum diğerine yardımcı oluyor yapacağı faaliyette…
Onlar için önemli olan bir şeyler üretebilmek…
Ders manyağı ve bilgi çöplüğü beyinlerden ziyade,
Üreten,
Sorgulayan,
Düşünen,
Üniversitesine, üniversitesinin bulunduğu şehre, arkadaşlarına, halka, memleketine artı değerler katma sevdasıyla çırpınan,
ÜNİVERSİTE GENÇLİĞİ…
Geçtiğimiz Cumartesi günü bilinçli Gençler Topluluğu’nun “Asım’ın nesli Olabilmek” konulu toplantısına katıldım. Hepsi de Mehmet Akif’in hayalindeki Asımca bir nesil idealinin ışığına koşuyor…
Onlar Asım’ın Nesli olmaya çalıştıkça yeni Akiflerin ışığı yanıyor…
En büyük sıkıntıları ise; etkinlik ve faaliyetlerinde sponsor desteği…
Bu gençlere Kastamonu esnafının, işadamının, kurum ve kuruluşunun sahip çıkması lazım…
Yaptıkları her etkinlik Kastamonu kimliğine kazandırılan bir artı değer çünkü…
Üniversite yönetimi de - bu yıl unuttu – önümüzdeki yıl bütçeye öğrenci toplulukları için de bir şeyler koymalı…
Mezunun ve mensubunun yanında Kastamonu kimliğinin de gurur duyacağı bir üniversite için herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor…
10 bin öğrencisi, 700 küsur personeli, fakülteleri, yüksekokulları ile Üniversite adı verilen devasa bir yapının bütün yükü temsil makamına yıkılamayacağına göre;
Herkes taşın altına elini koyacak…
Kastamonu’nun her alandaki gelişim ve kalkınmasının lokomotiflerinden birisi potansiyelini barındıran üniversitemizin her hamlesinde bizi arkasında, sağında, solunda, önünde değil yanında hissetmesi çok önemli…
Öğrenci Toplulukları da bizi yanlarında görmek istiyor…
İşte geleceğimizi şekillendirecek üniversite gençliğinin kurmuş olduğu topluluklar:
Üniversite Gençlik Kulübü Topluluğu
Okul Öncesi Eğitim Topluluğu
İnebolu Tiyatro Topluluğu
Girişimcilik Ve Kariyer Topluluğu
Düşünce Topluluğu
Tosya Gelişim Topluluğu
Tasarım Topluluğu
Çevre Topluluğu
Kültür Sanat Topluluğu
Spor Topluluğu
Sinema Topluluğu
Fotoğrafçılık Topluluğu
Orem Topluluğu
Bilinçli Gençler Topluluğu
Türk Tarih Kulübü
Halk Oyunları Topluluğu
Kültür Ve Gezi Topluluğu
Orman Gezi (Orgez) Topluluğu
Matematik Eğitimi Topluluğu
Biyot Topluluğu
Sosyal Politika Topluluğu
Bilim Sanat Ve Kardeşlik Topluluğu
Doğanın Kadrajı Fotoğrafçılık Topluluğu
Sosyal Gençlik Topluluğu
Genç Tarihçiler Topluluğu
Türk Dilini Ve Kültürünü Yaşatma Topluluğu
18.04.2012
